Перевод: с французского на турецкий

с турецкого на французский

hafta içinde

См. также в других словарях:

  • apar topar — zf. Telaş ve acele ile, yaka paça Bütün o hazırlıklara, dökülen paralara, verilen zamana, zahmetlere rağmen, oyun apar topar iki hafta içinde kaldırılıveriyor. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sapasağlam — sf. Çok sağlam, her yanı sağlam Kendi yaşında sırım gibi sapasağlam bir yerli kadın olan karısı bir hafta içinde tifodan ölüp gidivermişti. R. N. Güntekin Ferit dayı bu savaştan da sapasağlam, üstelik miralay olarak dönmüştü. A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şans — is., Fr. chance Rastlantıları düzenlediğine ve insanlara iyi veya kötü durumlar hazırladığına inanılan doğaüstü güç, kut, baht, talih, felek Bir hafta içinde kayıplar ve kazanmalarla şansım değişti. R. H. Karay Birleşik Sözler şans oyunu çifte… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yolsuzluk — is., ğu 1) Yolsuz olma durumu Köy yolsuzluktan kurtuldu. 2) mec. Bir görevi, bir yetkiyi kötüye kullanma Bir hafta içinde adamlarının on beşten fazla hırsızlığını, yolsuzluğunu tuttu. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cızlamı çekmek (veya cızlam etmek) — 1) kaçmak, savuşup gitmek 2) argo ölmek Adam bir hafta içinde cızlamı çekerse, hiç günahım yokken adım kötüye çıkar. T. Yücel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yoluna koymak — istenilen biçime getirmek, düzene koymak Arkadaşının mektebe alınması işini o hafta içinde yoluna koymuş. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dış — is. 1) Herhangi bir cisim veya alanın sınırları içinde bulunmayan yer, hariç, iç karşıtı Hafta sonunda şehrin dışına çıkıyoruz. Şehrin artık dışındayız. Bostanlar, bağlar, sürülmüş tarlalar. A. Haşim 2) Bir konunun kapsamına girmeyen şey 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sayılı — 1. sf. 1) Herhangi bir sayısı olan On sayılı kâğıt. 2) Sayısı belli olan, sayılmış olan Tabaklar sayılıdır. 2. sf. Az görülen, önemli, mahdut Bu hafta ... huzur ve sükûn içinde sayılı yaz mehtaplarından birini daha yaşadık. R. H. Karay Birleşik… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»